Dedem yokluk ve yetimlikle büyümüş aslında o zamanın varlıklı ailesiydi fakat bu yetmiyordu o zamanda. Ve bildiğim ilk o verem olmuştu bana uzun yılla gelecek bu gün ise kısa bir ömür de denecek 80'li yaşlarda vefat etti daha dün gibi.
Amcam babamın amca oğlu da verem olmuş aslında daha bir çok kişi. Kimi genç ölmüş kimi yaşadığı halde hep özene bezene bakılmışlar.
O yıllarda en ölümcül ve en bulaşıcı hastalıkmış. Ayrıca zengin hastalığı olarak da isimlendirilmişti. Yani iyi beslenme ve iyi bir tedai ile bu hastalıktan korunabilir kurulabilirdi insanlar.
Bildiğim üç dört kuşakta bu hastalık zaman zaman süre geldi ve aramızdan birilerini ya aldı ya da müzmin hastalıklı sınıfına soktu.
Koşmak, terlemek, üşümek, yemek yememek gibi bir lüksünüz yok. Hep dikkatli ve her zaman titiz olmalısınız.
Elleriniz pis olmayacak, mutlaka vücut temizliği çevre, yatak temizliği olmalı. Öyle çamurla oynayıp çamurlu ellerle bir şeyler yemek yok. Zararlı keyif verici maddeler içmek yok. Gazlı içecek yok, havası pis dumanlı yerde durmak yok.
Hemen boynunuz bükülür ve ya öksürür ya nefes darlığı çekersiniz. Yatakta uyurken dahi terlemeniz sakıncalı. Oynayıp, çalışıp terlemek, terli su içmek rüzgarda, yağmurda dışarıda oynamak yasak riskli.
İşte bu kuşaklar içinde son hastalananlar kuşağında az da olsa belki de tek ben olup herkesin gözleri bende olunca geçmişi ve zamanı da sorgulamak bana düşü.
Beni en düşündüren ve boynumu büken de biri öldüğünde çocukların birleşip biz nasıl öleceğiz sorusu oraya konulduğunda kimse nasıl öleceğini bilmez fakat benim nasıl ölçeğimi herkes bilir gibiydi sanki.
Herkes cevabını verip sıra bana geldiğinde cevabı herkeste vardı. Sen dedem gibi, Dursun Ali amcamda, Bilal amca, Mehmet amcam derken bütün verem hastalıklılar sayılırdı. Onlar sayarken bende onların içinde sıramı arar dururdum zihnimde. Hep söz verirdim kendime öyle ölmeyeceğim kendime bakacağım, dikkat edeceğim.
Sonra Mehmet amcam kazada öldü o hastalıkla hiç uğraşmadan. Diğer amcam böbrek rahatsızlığından, derken aslında ölüm sizin dediğiniz gibi değil Allah yazdığı gibi gelir. Kim bilir kimin nasıl öleceğini velev ki müzmin bir hastalığı olsa dahi....